Türkiye'nin Milli Uzay Programı'nı tanıtan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk etaptaki hedefin Cumhuriyet'in 100. yılında Ay'a ilk teması gerçekleştirmek olduğunu duyurdu.
Türkiye'nin ilk parçacık radyasyonu, ODTÜ Saçılmalı Demet Hattını 2019'da hizmete aldık. Şu anda en önemli eksiğimiz fırlatma konusu. Kendi roketlerimizi uzaya fırlatacak seviyeye henüz gelemedik ancak bu konuda da önemli adımlar attık. Mikro ve mini uyduların uzaya fırlatılması çalışmalarını yürütüyoruz. İlk yerli roketimiz 136 km. irtifaya çıkarak uzaya sınırını aşmış durumdadır. İnşallah bu merkezde daha ileri çalışmalara, başarılara imza atarak milli uzay programındaki hedeflerimize çok daha kolay ulaşacağız.Uydu teknolojilerinin yanı sıra astronomik gözlem noktasında önemli altyapılara sahibiz. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi, 1,5 metre çapında bir teleskopu barındırıyor. Erzurum'da Karakaya tepeleri üzerinde gözlemevini inşa ediyoruz. Bu tesis tamamlandığında 4 metre çapında optik ve ilk kızılötesi teleskopunu devreye almış olacağız.Sadece TÜBİTAK aracılığıyla uydu, uzay, fırlatma sistemleri, uzay ekipmanları, kamu ve akademi dünyasında 56 projeye 2.1 milyar lira kaynak sağladık. Uzay ve havacılık temalı ilk bilim merkezi olan Gökmen ve Uzay ve Havacılık Merkezi'ni 2020 yılında Bursa'da hizmete açtık.
2023 SONUNDA AY'A GİDECEĞİZ
Erdoğan, "2023 sonunda yakın dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz kendi milli ve özgün hibrit roketimizle Ay'a ulaşarak sert iniş gerçekleştireceğiz." dedi.İKİNCİ AŞAMA 2028'DEİkinci aşamaya ilişkin bilgi de veren Erdoğan, şöyle devam etti:"Uzay aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı uluslararası iş birliği ile hayata geçireceğiz. Hem Ay'a ulaşmayı başaran ülkelerden biri olacak hem de ikinci aşama Ay misyonu için gerekli bilgileri toplamış olacağız. 2028 yılında ikinci aşamada aracımızı yakın yörüngeye çıkaracak ilk fırlatmayı bu kez kendi milli roketleriyle planlıyoruz.TÜRK MÜHENDİSLERİN BU GÖREVİ BAŞARACAKLARINA TÜM KALBİMLE İNANIYORUM
Ay'a yumuşak iniş gerçekleştirdiğimiz bu aşamada ayda bilimsel faaliyetler yapabilen sayılı ülkelerden biri konumuna geleceğiz. Medeniyet coğrafyamızın sembolü olan hilali al bayrağımıza aya göndermenin gururunu yaşayacağız. Fırlatma, roket ve kontrol teknolojilerindeki atılımlarımız kaldıraç görevi görecektir.Böylece yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz alt sistemlerin ticarileştirilmesinin önü açılacaktır. Bu oldukça zor ve risklidir. Yakın zamanda Ay'a iniş denemeleri başarısızlıkla sonuçlanan denemelei gördük. Türk mühendislerin bu görevi başaracaklarına tüm kalbimle inanıyorum.Tasarım ve test laboratuvarlarımız, uzaktan algılama merkezleri, optik sistemler araştırma, uygulama altyapıları her geçen gün daha etkin hale geliyor. Montaj, entegrasyon, test hizmetleri sağlayan uluslararası bir oyuncu konumdayız. Uzay sistemleri, entegrasyon, test merkezimiz 2015 yılından beri bu görevi yürütüyor.Türkiye'nin ilk parçacık radyasyonu, ODTÜ Saçılmalı Demet Hattını 2019'da hizmete aldık. Şu anda en önemli eksiğimiz fırlatma konusu. Kendi roketlerimizi uzaya fırlatacak seviyeye henüz gelemedik ancak bu konuda da önemli adımlar attık. Mikro ve mini uyduların uzaya fırlatılması çalışmalarını yürütüyoruz. İlk yerli roketimiz 136 km. irtifaya çıkarak uzaya sınırını aşmış durumdadır. İnşallah bu merkezde daha ileri çalışmalara, başarılara imza atarak milli uzay programındaki hedeflerimize çok daha kolay ulaşacağız.Uydu teknolojilerinin yanı sıra astronomik gözlem noktasında önemli altyapılara sahibiz. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi, 1,5 metre çapında bir teleskopu barındırıyor. Erzurum'da Karakaya tepeleri üzerinde gözlemevini inşa ediyoruz. Bu tesis tamamlandığında 4 metre çapında optik ve ilk kızılötesi teleskopunu devreye almış olacağız.Sadece TÜBİTAK aracılığıyla uydu, uzay, fırlatma sistemleri, uzay ekipmanları, kamu ve akademi dünyasında 56 projeye 2.1 milyar lira kaynak sağladık. Uzay ve havacılık temalı ilk bilim merkezi olan Gökmen ve Uzay ve Havacılık Merkezi'ni 2020 yılında Bursa'da hizmete açtık.